31 Ağustos 2014 Pazar

Işid Kuran’da asla yeri olmayan bir vahşet uyguluyor!


Işid Kuran’da asla yeri olmayan bir vahşet uyguluyor!
Işid Müslüman kanı dökerek Kuran'a asla uymayan bir tavır sergiliyor.

Suriye ve Irak topraklarında terör estiren IŞİDçeteleri, Musul ve Şengal kentlerini ele geçirdikten sonra Hewler’e 45 kilometre uzaklıkta bulunan Maxmur Kasabasını da ele geçirdi. Maxmur Kasabasından 15 KM uzaklıkta Hewler’e 50 KM uzaklıkta bulunan Maxmur Kampı’da IŞİD’in denetimine geçti.Işid’in zulmünden kaçan binlerce masum insan da Türkiye’ye sığınıyor.
Peygamberimiz Işid’in yapacağı bu zulmü 1400 yıl öncehadislerine adeta görmüş gibi anlatmıştır. Bu gerçekten de peygamberimizin çok büyük bir mucizesidir. Peygamberimiz şöyle diyor hadisinde:
“Horasan’da (DOĞU’DA) siyah bayraklar zuhur ettiğinde… (Gaybet-i Numani, sf. 228)
… Onlar bir süre devam ettikten sonra, yine doğudan bu kez küçük siyah bayraklar çıkar… (Celaleddin Suyuti,nin tasniflerinden hadisler, ahir zaman Mehdisinin Alametleri, s.61, hadis no. 7.77)
Evet peygamberimizin dediği gibi siyah bayraklılar Ortadoğu’da ortaya çıktı. Fakat İşid İslam adına, Kuran adına bu büyük zulmü yaparak çok büyük bir hata işliyor. Bildiğiniz gibi Işid esir aldığı 2500 Irak askerinden 1700’ünü idam ettiğini duyurmuştu. İşid’in ana problemi İslam’ı yanlış yorumlamasıdır. İşid Kuran’ı değil, muteber bilinen geleneksel İslami kaynakları uygulamada esas alıyor.
Bu geleneksel kaynakların çoğu Kuran ile çelişen bilgiler içeriyor. Bunun sebebi İslami kaynaklara sonradan giren yüzlerce uydurma hadis ve hükümlerdir. Bunlar Kuran’a, peygamberin yaşamına ve sahih hadislere tamamen zıttır.
Işid’in anayasasının temeli olan bu kaynaklar, baştan sona Kuran’da asla yeri olmayan vahşet uygulamaları ve ölüm cezaları içeriyor. 
Kuran yerin, hurafeler içeren kaynakları esas alan bölgedeki bağnaz alimler de bu kaynaklara göre hüküm ve fetva veriyorlar.
Kendisinden başkasını Müslüman göremeyen inancın, mezhep taassubunun ve tekfirciliğin temelinde de Kuran’la çelişen kaynaklar var.
Işid gibi masum insanları havaya uçurmaktan, onları asıp kesmekten ya da yurtlarından sürmekten sevap uman ve bundan zevk alan, etrafına dehşet ve korku saçan kanlı örgütler bu sapkın inançlardan türüyor.
Işid Kuran adına, İslam adına binlerce masum insanı şehit ederken, zavallı çoluk çocuk korkuyla dağlara sığınırken Kuran tek bir masum insanın öldürülmesini tüm dümnyayı öldürmekle eşdeğer tutuyor. 
Kim bir nefsi, bir başka nefse ya da yeryüzündeki bir fesada karşılık olmaksızın (haksız yere) öldürürse, sanki bütün insanları öldürmüş gibi olur. Kim de onu (öldürülmesine engel olarak) diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur. Andolsun, elçilerimiz onlara apaçık belgelerle gelmişlerdir. Sonra bunun ardından onlardan birçoğu yeryüzünde ölçüyü taşıranlardır. (Maide Suresi, 32) 
Açıkça görüldüğü gibi İşid inancında katı ve kararlı. Ne Amerika, ne Avrupa Birliği ne de Birleşmiş Milletler bu yapıyı durduramaz. Yapılması gereken şey Kuran’ın tebliğ edilmesidir.
Bu çerçevede Türkiye ve Batı’nın çözüm için bölgede yapması gereken 2 şey var.
Işid’e karşı “gerçek İslam”ı savunanları desteklemek.
Yanlış bilinen İslam anlayışını ortadan kaldıracak yoğun bir eğitim ve kültür faaliyeti yapmak. Bunların dışında bir çözüm yolu gözükmüyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder